İngilizce Gerund Infinitive Konu Anlatımı

Gerund ve infinitive, İngilizce dilinde fiillerin farklı formlarıdır. Bu formlar, cümlenin farklı yapılarında ve anlamlarında kullanılırlar. Yanlış gerund veya infinitive kullanımı, cümlenin anlamını değiştirebilir veya anlaşılmaz hale getirebilir. Bu nedenle doğru kullanım, yanlış anlamaları önlemek için gereklidir.

Gerund: 

  • Gerund, fiil köküne “-ing” takısı eklenerek oluşturulur.
  • Cümlede isim olarak kullanılır ve genellikle eylemi yapan kişiyi veya nesneyi belirtir.
  • Örneğin: “Swimming is good exercise.” (Yüzme iyi bir egzersizdir.)

Infinitive:

  • Infinitive, “to” ile başlayan fiil formudur.
  • Cümlede isim olarak veya başka bir fiili tamamlamak için kullanılır.
  • Örneğin: “I want to learn English.” (İngilizce öğrenmek istiyorum.)

01
of 04
“Gerund”lar

“Gerund”ların Cümlenin Öznesi Olarak Kullanımı

Gerundlar, İngilizce cümlelerde özne olarak kullanılabilir. Bu durumda gerund, cümlenin temel konusunu veya eylemi ifade eder. İşte gerundların cümlenin öznesi olarak kullanımına örnekler:

  1. Swimming is a great exercise. (Yüzme harika bir egzersizdir.)
    • “Swimming” burada cümlenin öznesini oluşturuyor ve cümlenin temel konusunu ifade ediyor.
  2. Running in the morning helps boost your energy levels. (Sabah koşmak enerji seviyelerinizi artırmaya yardımcı olur.)
    • “Running in the morning” burada cümlenin öznesini oluşturuyor ve cümlenin temel eylemini ifade ediyor.
  3. Dancing requires practice and dedication. (Dans etmek pratiği ve özveriyi gerektirir.)
    • “Dancing” burada cümlenin öznesini oluşturuyor ve cümlenin ana konusunu belirtiyor.
  4. Singing can be therapeutic for some people. (Şarkı söylemek bazı insanlar için terapötik olabilir.)
    • “Singing” burada cümlenin öznesini oluşturuyor ve cümlenin temel eylemini ifade ediyor.

Bu örneklerde görüldüğü gibi, gerundlar cümlenin öznesi olarak kullanıldığında, eylemi veya aktiviteyi vurgularlar ve cümlenin ana odak noktasını oluştururlar.

“Gerund”ların Nesne Olarak Kullanımı

Gerundlar, İngilizce cümlelerde nesne olarak da kullanılabilir. Bu durumda gerund, bir fiil veya prepozisyonun ardından gelerek cümlenin tamamlayıcısını oluşturur. İşte gerundların nesne olarak kullanımına örnekler:

  1. I enjoy swimming in the ocean. (Okyanusta yüzmekten keyif alırım.)
    • “Swimming” burada “enjoy” fiilinin nesnesini oluşturuyor.
  2. She likes reading books before bedtime. (Yatmadan önce kitap okumayı sever.)
    • “Reading books” burada “likes” fiilinin nesnesini oluşturuyor.
  3. They practice playing the guitar every day. (Her gün gitar çalmayı pratik yapıyorlar.)
    • “Playing the guitar” burada “practice” fiilinin nesnesini oluşturuyor.
  4. We’re considering visiting Europe next summer. (Gelecek yaz Avrupa’yı ziyaret etmeyi düşünüyoruz.)
    • “Visiting Europe” burada “considering” fiilinin nesnesini oluşturuyor.
  5. He admitted lying about the situation. (Durum hakkında yalan söylediğini kabul etti.)
    • “Lying about the situation” burada “admitted” fiilinin nesnesini oluşturuyor.

Bu örneklerde görüldüğü gibi, gerundlar cümlenin nesnesi olarak kullanıldığında, bir eylemi veya aktiviteyi niteleyen unsuru ifade ederler. Fiil veya prepozisyonla birleşerek cümlenin anlamını tamamlarlar.

Edatlar ve Gerundlar

Gerundlar, İngilizce cümlelerde sıkça edatlarla birlikte kullanılırlar. Edatlar, gerundların ardından gelerek cümlenin anlamını daha spesifik hale getirirler. İşte gerundların edatlarla kullanımına örnekler:

  1. I’m interested in learning new languages. (Yeni diller öğrenmeye ilgi duyuyorum.)
    • “In” edatı, “interested” fiilinin ardından “learning new languages” gerund grubunu belirterek ilgi alanını daha spesifik hale getiriyor.
  2. She’s good at playing the piano. (Piyano çalmada iyidir.)
    • “At” edatı, “good” sıfatının ardından “playing the piano” gerund grubunu ekleyerek yetenek alanını belirtiyor.
  3. They are excited about traveling to new places. (Yeni yerlere seyahat etmek konusunda heyecanlılar.)
    • “About” edatı, “excited” sıfatının ardından “traveling to new places” gerund grubunu ekleyerek heyecanın kaynağını belirtiyor.
  4. He’s afraid of speaking in public. (Kamuoyu önünde konuşmaktan korkuyor.)
    • “Of” edatı, “afraid” sıfatının ardından “speaking in public” gerund grubunu ekleyerek korkunun nedenini belirtiyor.
  5. She’s tired from working all day. (Bütün gün çalışmaktan yorgun.)
    • “From” edatı, “tired” sıfatının ardından “working all day” gerund grubunu ekleyerek yorgunluğun nedenini belirtiyor.

02
of 04
“Infinitive”ler

“Infinitive”lerin Özne Olarak Kullanımı

Infinitiveler, İngilizce cümlelerde özne olarak kullanılabilirler. Bu durumda infinitive, cümlenin temel konusunu veya eylemini ifade eder. İşte infinitivelerin cümlenin öznesi olarak kullanımına örnekler:

  1. To learn a new language takes time and effort. (Yeni bir dil öğrenmek zaman ve çaba gerektirir.)
    • “To learn a new language” burada cümlenin öznesini oluşturur ve cümlenin temel konusunu ifade eder.
  2. To travel is an enriching experience. (Seyahat etmek zenginleştirici bir deneyimdir.)
    • “To travel” burada cümlenin öznesini oluşturur ve cümlenin temel eylemini ifade eder.
  3. To solve complex problems requires critical thinking. (Karmaşık sorunları çözmek eleştirel düşünce gerektirir.)
    • “To solve complex problems” burada cümlenin öznesini oluşturur ve cümlenin ana konusunu belirtir.
  4. To dance gracefully is her passion. (Zarifçe dans etmek onun tutkusudur.)
    • “To dance gracefully” burada cümlenin öznesini oluşturur ve cümlenin temel eylemini ifade eder.

Bu örneklerde görüldüğü gibi, infinitiveler cümlenin öznesi olarak kullanıldığında, eylemi veya aktiviteyi vurgularlar ve cümlenin ana odak noktasını oluştururlar.

“Infinitive”lerin Nesne Olarak Kullanımı

İngilizce cümlelerde bazı fiiller, infinitiveleri nesne olarak alır. Bu durumda infinitive, belirli bir eylemi veya aktiviteyi tamamlar. İşte infinitivelerin nesne olarak kullanımına örnekler:

  1. She wants to learn Spanish. (O, İspanyolca öğrenmek istiyor.)
    • “To learn Spanish” burada “wants” fiilinin nesnesini oluşturuyor.
  2. He needs to finish his assignment. (O, ödevini bitirmeye ihtiyaç duyuyor.)
    • “To finish his assignment” burada “needs” fiilinin nesnesini oluşturuyor.
  3. They decided to visit their grandparents next weekend. (Onlar, gelecek hafta sonu büyük ebeveynlerini ziyaret etmeye karar verdiler.)
    • “To visit their grandparents next weekend” burada “decided” fiilinin nesnesini oluşturuyor.
  4. I love to read novels before bedtime. (Ben, yatmadan önce roman okumayı seviyorum.)
    • “To read novels before bedtime” burada “love” fiilinin nesnesini oluşturuyor.
  5. She plans to start a new business venture. (O, yeni bir iş girişimine başlamayı planlıyor.)
    • “To start a new business venture” burada “plans” fiilinin nesnesini oluşturuyor.
  6. They hope to win the competition. (Onlar, yarışmayı kazanmayı umuyorlar.)
    • “To win the competition” burada “hope” fiilinin nesnesini oluşturuyor.

Bu örneklerde görüldüğü gibi, infinitiveler belirli fiillerin nesnesi olarak kullanıldığında, bir eylemi veya aktiviteyi tamamlarlar. Fiil ile birlikte kullanılarak, cümlenin anlamını daha detaylı bir şekilde ifade ederler.

Sıfatlar ve Infinitive’ler

İngilizce cümlelerde bazı sıfatlar, infinitivelerle birlikte kullanılırlar. Bu sıfatlar, infinitive ile birleşerek nesne veya nesne tamlamalarını belirler. İşte sıfatların infinitivelerle kullanımına örnekler:

  1. It’s important to eat a balanced diet. (Dengeli beslenmek önemlidir.)
    • “Important” sıfatı, “to eat a balanced diet” infinitive grubunu niteleyerek önemin kaynağını belirtir.
  2. She’s eager to learn new skills. (O, yeni beceriler öğrenmeye hevesli.)
    • “Eager” sıfatı, “to learn new skills” infinitive grubunu niteleyerek hevesin kaynağını belirtir.
  3. It’s necessary to get enough sleep for good health. (İyi sağlık için yeterli uyku almak gereklidir.)
    • “Necessary” sıfatı, “to get enough sleep” infinitive grubunu niteleyerek gerekliliği vurgular.
  4. She’s excited to start her new job. (O, yeni işine başlamaktan heyecanlı.)
    • “Excited” sıfatı, “to start her new job” infinitive grubunu niteleyerek heyecanın kaynağını belirtir.
  5. It’s difficult to solve complex math problems. (Karmaşık matematik sorunlarını çözmek zordur.)
    • “Difficult” sıfatı, “to solve complex math problems” infinitive grubunu niteleyerek zorluğu vurgular.
  6. He’s happy to help others in need. (O, ihtiyacı olanlara yardım etmekten mutludur.)
    • “Happy” sıfatı, “to help others in need” infinitive grubunu niteleyerek mutluluğun kaynağını belirtir.

03
of 04
“+ing” ve “To+” Örnekler

Gerunds (+ing)

  1. Singing (şarkı söylemek) ▶ She loves singing in the shower.
  2. Reading (okumak) ▶ Reading books helps improve vocabulary.
  3. Swimming (yüzmek) ▶ Swimming is great exercise for the whole body.
  4. Dancing (dans etmek) ▶ They’re planning on dancing all night at the party.
  5. Cooking (yemek pişirmek) ▶ Cooking a homemade meal can be very satisfying.
  6. Painting (resim yapmak) ▶ She finds painting to be a relaxing hobby.
  7. Running (koşmak) ▶ Running every morning keeps him fit.
  8. Writing (yazmak) ▶ Writing in a journal can help clear your mind.
  9. Speaking (konuşmak) ▶ Public speaking can be quite intimidating.
  10. Cycling (bisiklet sürmek) ▶ They enjoy cycling in the park on weekends.
  11. Cooking (yemek pişirmek) ▶ Cooking requires patience and precision.
  12. Gardening (bahçe işleriyle uğraşmak) ▶ Gardening allows you to connect with nature.
  13. Shopping (alışveriş yapmak) ▶ She went shopping to buy new clothes.
  14. Singing (şarkı söylemek) ▶ Singing in the choir brings her joy.
  15. Drawing (çizim yapmak) ▶ His talent for drawing is remarkable.
  16. Playing (oynamak) ▶ Playing the piano is his favorite pastime.
  17. Fishing (balık tutmak) ▶ They went fishing by the lake.
  18. Hiking (doğa yürüyüşü yapmak) ▶ Hiking in the mountains is a great adventure.
  19. Listening (dinlemek) ▶ Listening to music relaxes her after work.
  20. Swimming (yüzmek) ▶ Swimming in the ocean is so refreshing.
  21. Running (çalıştırmak) ▶ Running a business requires dedication.
  22. Reading (okumak) ▶ Reading novels broadens your imagination.
  23. Dancing (dans etmek) ▶ Dancing at parties is a lot of fun.
  24. Traveling (seyahat etmek) ▶ Traveling exposes you to new cultures.
  25. Learning (öğrenmek) ▶ Learning a new skill takes time and effort.

Infinitives (to+)

  1. To write (yazmak) ▶ She wants to write a novel someday.
  2. To learn (öğrenmek) ▶ I’m excited to learn new languages.
  3. To play (oynamak) ▶ They like to play soccer every weekend.
  4. To travel (seyahat etmek) ▶ My dream is to travel the world.
  5. To study (çalışmak, öğrenmek) ▶ He needs to study for the upcoming exam.
  6. To eat (yemek yemek) ▶ It’s important to eat a balanced diet.
  7. To sleep (uyumak) ▶ We need to sleep at least 8 hours a night.
  8. To speak (konuşmak) ▶ She hopes to speak fluently in Spanish.
  9. To dance (dans etmek) ▶ He loves to dance at parties.
  10. To cook (yemek pişirmek) ▶ I want to learn how to cook Italian cuisine.
  11. To write (yazmak) ▶ He hopes to write a bestselling novel.
  12. To learn (öğrenmek) ▶ They want to learn to play the guitar.
  13. To play (oynamak) ▶ She loves to play chess with her friends.
  14. To travel (seyahat etmek) ▶ We plan to travel to Europe next summer.
  15. To study (çalışmak, öğrenmek) ▶ They need to study for the upcoming test.
  16. To eat (yemek yemek) ▶ It’s important to eat to maintain energy.
  17. To sleep (uyumak) ▶ She needs to sleep early for her presentation.
  18. To speak (konuşmak) ▶ They aim to speak fluently in five languages.
  19. To dance (dans etmek) ▶ He’s learning to dance salsa.
  20. To cook (yemek pişirmek) ▶ I want to cook a special dinner tonight.
  21. To swim (yüzmek) ▶ They plan to swim in the lake tomorrow.
  22. To run (koşmak) ▶ He decided to run a marathon next year.
  23. To draw (çizim yapmak) ▶ She aspires to draw portraits professionally.
  24. To paint (resim yapmak) ▶ I’m eager to paint my own masterpiece.
  25. To speak (konuşmak) ▶ He needs to speak at the conference.
  26. To write (yazmak) ▶ They want to write articles for a magazine.
  27. To read (okumak) ▶ I like to read before going to bed.
  28. To listen (dinlemek) ▶ She’s excited to listen to the new album.
  29. To sing (şarkı söylemek) ▶ He loves to sing karaoke with friends.
  30. To dance (dans etmek) ▶ We’re planning to dance all night at the party.

04
of 04
Gerund ve Infinitive Kullanımı Üzerine Sık Sorulan Sorular

1. Gerund nedir? Gerund, fiil köküne “-ing” eklenerek oluşturulan bir yapıdır. İsim gibi davranır ve cümlenin farklı rollerinde kullanılabilir.

2. İnfinitif nedir? İnfinitif, “to” ile başlayan ve fiil kökünü ifade eden bir yapıdır. Fiilin genel hali olarak kullanılır ve cümlenin farklı rollerinde yer alabilir.

3. Hangi fiiller gerund ile kullanılır? Fiillerin gerund ile kullanımı cümledeki bağlama ve anlama göre değişebilir. Örneğin, “enjoy,” “like,” “dislike,” “avoid” gibi fiiller gerund yapısıyla gelir.

4. Hangi fiiller infinitif ile kullanılır? Fiillerin infinitif ile kullanımı da cümle bağlamına ve anlamına bağlıdır. Örneğin, “want”, “decide”, “plan”, “hope” gibi fiiller infinitif yapısıyla kullanılır.

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu